İstanbul'da gerçekleştirilen büyük ölçekli bir operasyon, şehirdeki güvenlik güçlerinin terörle mücadelesinde önemli bir adım olarak kaydedildi. 27 Ekim 2023 tarihinde düzenlenen bu operasyonda, Devrimci Halk Kurtuluş Ordusu - Cephesi (DHKP-C) ile bağlantılı olduğu iddia edilen 35 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında İstanbul'un eski Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç'in de bulunması, durumu daha da dikkat çekici hale getirdi. Bu operasyon, şehirdeki hukuk, güvenlik ve siyasi dengelerin sorgulanmasına neden oldu.
Özel harekat polislerinin de katılımıyla gerçekleştirilen operasyonda, gözaltı yapılan şahısların çoğunun belediyelerdeki çeşitli görevlerde bulundukları ya da geçmişte aktif oldukları belirtiliyor. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından yürütülen bu operasyon, uzun bir istihbarat sürecinin ardından hayata geçirildi. Gözaltına alınanların, DHKP-C'nin yerel düzeydeki faaliyetlerine destek verdikleri ve destek sağladıkları iddasının yanı sıra, bazıları da örgütün finans kaynaklarıyla bağlantılıydı. Bu noktada, operasyonun arka planındaki nedenlerin incelenmesi son derece önemli. Operasyon öncesinde geniş çaplı bir izlemenin yapıldığı ve birçok delil toplandığı bildirildi.
Eski Belediye Başkanı Şükrü Genç’in, örgütle bağlantıları olduğu iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Genç’in, 2009-2019 yılları arasında Sarıyer Belediye Başkanlığı yapması ve bu dönemde sol görüşlü birçok proje ile anılması, durumu daha karmaşık hale getiriyor. Kendisi hem yerel hem de ulusal düzeydeki muhalefetin önemli bir figürü olarak biliniyor. Onun gözaltına alınması, hem siyaset dünyasında hem de yerel halk arasında büyük bir yankı uyandırdı. Genç’in akıbeti, kamuoyunda önümüzdeki günlerde tartışmalara yol açabilir. Gözaltına alınması, İstanbul'daki siyasi dengelerin nasıl şekilleneceği hakkında ipuçları da verebilir.
İstanbul'daki bu operasyon, çeşitli spekülasyonları beraberinde getirdi. Bazı yorumcular, bu tür operasyonların siyasi iktidarın muhalif sesleri bastırma çabası olarak değerlendirilirken, diğerleri bu eylemi terörle mücadelede atılan kararlı bir adım olarak yorumluyor. Operasyonun sonuçları, önümüzdeki günlerde hem Türkiye'nin genel siyasi atmosferine etkisi hem de halkın güvenlik algısı üzerinde belirleyici rol oynayabilir.
Sonuç olarak, DHKP-C’ye yönelik yürütülen bu kapsamlı operasyon, sadece gözaltı sayısıyla değil, aynı zamanda siyasi figürler üzerindeki etkisiyle de dikkat çekici. Gözaltına alınanların ve özellikle de Şükrü Genç'in durumu, kamuoyunun merakla takip edeceği bir gelişme haline geldi. Türkiye'nin terörle mücadele çabalarının yanı sıra, bu tür operasyonların toplumsal etkileri de göz önüne alındığında, önümüzdeki günlerde bu konu üzerinde daha fazla tartışma yapılması kaçınılmaz.