Fransa'nın Strasbourg şehrinde geçirdiği trajik bir olay sonucu hayatını kaybeden 22 yaşındaki Ayşegül ve 18 yaşındaki Elif Yıldırım, memleketleri Rize'de gözyaşlarıyla uğurlandı. Genç kızların ani vefatı, aileleri ve sevenleri için büyük bir yıkım oldu. Rize'nin Derepazarı ilçesinde düzenlenen cenaze töreninde, Yıldırım kardeşlerin aile yakınları ve yöre halkı bir araya gelerek acılarını paylaştı. Törende, birçok kişi gözyaşlarını tutamadı ve genç kızların daha yapacak çok işleri olduğunu vurgulayan duygu dolu konuşmalar yapıldı.
Ayşegül ve Elif, Avrupa'da okuyan gençler olarak Strasbourg’da bulundukları dönemde çeşitli etkinliklere katılmak amacıyla arkadaşlarıyla bir araya geldiler. Ancak 25 Eylül'de meydana gelen olay, hiçbir zaman beklenmedik bir şekilde gelişti. Kız kardeşlerin hayatlarını kaybetmelerine neden olan olay, yerel basında geniş yer buldu ve toplumda büyük bir etki yarattı. Olayın ardından yapılan araştırmalar, çevrelerinde büyük bir trajedi yaşandığını gözler önüne serdi. Gençlerin gelişi güzel yaşam tarzı ve güvenlik önlemlerinin yetersizliği, Strasbourg'daki Türk toplumu içinde endişe ve eleştiri yarattı.
Rize’de düzenlenen cenaze törenine katılanlar, genç kızların karşılaştığı trajik duruma dikkat çekerek, güvenli bir yaşam alanı oluşturulması gerektiğine vurgu yaptı. Törende konuşan aile bireyleri, kızlarının hayat dolu olduğunu ve aslında çok daha yapacakları işler olduğunu ifade ettiler. "Onlar henüz gençti, hayatlarının baharındaydı" diyen yakınları, hüzünlü gözyaşları içinde gençlerin aslında nasıl birer umut ışığı olduğunu hatırlatarak, "Derepazarı'na dönmek için planları vardı. Hayallerinin peşinden koşuyorlardı" şeklinde duygularını dile getirdiler.
Strasbourg’daki olay sonrası Türkiye'de sosyal medya platformlarında yapılan paylaşımlar, genç kızların hayatına dair anıları ve güzel anıları barındırıyordu. Yakın arkadaşları, Ayşegül ve Elif’in katıldıkları etkinlikleri ve sosyal hayattaki aktif rollerini hatırlatarak, "Hayat dolu gençlerdi, unutulmayacaklar" mesajını verdiler. Rize’deki insanlar, böyle gençlerin yitiminin topluma olan etkilerini de sorgularken, benzer olayların yaşanmaması adına daha fazla önlem alınması yönünde taleplerde bulundular.
Yaşanan bu trajedi, hem ailenin hem de toplumun bir araya gelmesini sağladı. Cenaze töreni sırasında yapılan dualar ve yapılan konuşmalar, Rize halkının duyduğu acıyı bir nebze olsun hafifletti ancak yerini asla dolduramayacak bir eksiklik bıraktı. Genç kızların anısına yapılan duyurularda, onların yaşadığı hengame ve hayatta karşılaştıkları zorluklarla nasıl başa çıktıkları da vurgulandı. Gençlerin cenaze töreninde yer alan konuşmacılar, gençlerin hatıralarını yaşatacaklarını ve onları asla unutmayacaklarının sözünü verdiler.
Bu olay, toplumda güvenlik sorunlarına ve gençlerin korunması gerektiğine dair bir tartışma başlattı. İlgili kamu kurumları, gençlerin güvenliğini sağlamak için gerekli adımları atma taahhüdünde bulundu. Aileler ise, kızlarının anısını yaşatmak ve gençlerin güvenli bir ortamda eğitim alabilmelerinin önünü açmak için mücadele etmeye kararlı olduklarını belirttiler.
Tüm bu yaşananlar, hem Rize'deki hem de Türkiye’deki aileler için birer ders niteliğinde. Gençlerin hayatlarının ne denli kıymetli olduğunu bir kez daha hatırlatan bu olay, toplumsal bir farkındalığın oluşmasına katkı sağladı. Ayşegül ve Elif’in anıları, güvenli bir toplum yaratma yolunda atılacak adımlar için önemli bir motivasyon kaynağı olacak gibi görünüyor.